Fotoğrafçılık Gezi / Doğa

Kurşunlu Şelalesi: Antalya’da Saklı Bir Cennet

Kurşunlu Şelalesi Antalya

Antalya şehir merkezinden yaklaşık 20 dakikada ulaşılan yemyeşil ormanın koynundaki Kurşunlu Şelalesi ve döküldüğü zümrüt yeşili göleti çevreleyen tabiat parkı, doğayla baş başa vakit geçirmek isteyenleri ve fotoğraf tutkunlarını muhteşem güzellikte bir dünyaya götürüyor.

Antalya’da, doğanın nasıl cömertçe güzelliklerini sunduğunu görmek istiyorsanız, ülkemizin ender güzelliklerinden biri olan Kurşunlu Şelalesi ve Tabiat Parkını ziyaret etmelisiniz. Kuytu bir orman içerisinde, yaklaşık 20 m yükseklikten dökülen bir şelalenin, zemini yosun tutmuş zümrüt yeşili enfes güzellikte bir göl ile bütünleşen manzarası karşısında büyüleneceksiniz.

Dünyada eşine az rastlanır özelliklere ve güzelliğe sahip Kurşunlu Şelalesi 1986 yılında keşfedildikten sonra onu çevreleyen büyük bir alan tabiat parkı haline getirilmiş. Tabiat parkının yaklaşık 20 hektarlık bir bölümü halen ziyarete açık durumda.

Parkın kuzeyinden gelen Kalabaklı deresinin kayalık alanlardan düşmesiyle oluşan Kurşunlu Şelalesi ve döküldüğü göl, aslında bir kanyonun içerisinde yer alıyor.

Önce sesini duyacağınız ve basamaklardan kanyona inişte muhteşem güzelliğiyle karşınıza çıkacak şelale ve zümrüt yeşili göleti gördüğünüzde adeta el değmemiş başka bir gezegen keşfettiğinizi hissedeceksiniz. Mücevher gibi ışıldayan bu doğa harikasına tanık olmak, gizli bir hazine bulmuş gibi yaşam sevincinizi artıracak. İlerleyen akarsu boyunca rengârenk bitkilerle çevrili patika yollardan ormanın kuytuluklarına yürürken yanıbaşınızda göreceğiniz diğer küçük şelaleler ve göletler, doğaya olan hayranlığınızı bir kat daha artıracak. Burada dev ağaçlar ve kuş cıvıltıları arasında yapacağınız kısa bir yürüyüş ile temiz havayı içinize çekerken doğayla bütünleşmenin keyfine varabilirsiniz.

Kurşunlu Şelalesi, şehrin kalabalığından birkaç dakikada uzaklaşıp doğa ile kucaklaşmak için dünyada eşine az rastlanır bir mekân. Burası gerçekten, doğası ve dinginliğiyle adeta bir başka dünyanın kapısını aralayan büyüleyici ve özel bir yer. Yeşilin her tonuna tanıklık edeceğiniz rüya gibi eşsiz Kurşunlu manzarası içerisinde kendinizi bulduğunuzda, Antalya’da keşfedilecek yerlerin gerçekten ucu bucağı olmadığını düşüneceksiniz.

Kurşunlu Şelalesi nerede? Nasıl gidilir?

Antalya şehir merkezine yaklaşık 20 km uzaklıktaki Kurşunlu Şelalesi, Aksu ilçesi sınırları içerisinde bulunmaktadır. Şelaleye, Antalya’dan Aksu, Alanya yönüne giderken Antalya Havaalanı ayrımından sonraki Soğucaksu köprüsünden kuzey istikametine ayrılan 8 kilometrelik yolla ulaşılmaktadır. Kendi aracınız veya toplu taşıma araçlarıyla rahatlıkla ulaşım sağlayabileceğiniz parkın girişinde bir otopark mevcut.

Kurşunlu Şelalesi ve Tabiat Parkı aynı zamanda mesire alanı olarak kullanılmaktadır ancak kamp yapmaya izin verilmemektedir. Yalnızca günü birlik ziyaretlere açık olan parkta konaklama alanı bulunmamaktadır. Parka giriş ücreti bu yazıyı kaleme aldığım 2019 yılı için 8 ve 4 lira olarak belirlenmiş.

Mesire yerleri ve doğa yürüyüşü parkuru

Kurşunlu Şelalesini çevreleyen zümrüt yeşili doğa güzelliğini görmek için dünyanın farklı yerlerinden her yıl yüzbinlerce ziyaretçi geliyor. Kurşunlu Şelalesi, günübirlik piknik yanısıra kısa bir doğa yürüyüşü için de gidilebilecek bir mekân.

Tabiat Parkı içinde günübirlik kullanım için iki alan mevcut. Girişte (Güneyinde) kır lokantası, çocuk oyun alanları, piknik üniteleri, çeşmeler, hediyelik eşya satın alabileceğiniz yerler ve deve işletmeciliği, ilerisinde ise yürüyüş yolları, tur güzergâhları, manzara seyir noktası gibi yerler bulunmaktadır.

Kurşunlu Şelalesi ve Tabiat Parkı yürüyüş parkurunu rahat bir tempoda yaklaşık bir saatlik bir yürüyüşle tamamlayabilirsiniz. Parka girişten sonra şelalenin bulunduğu kanyona inişle başlayacağınız yürüyüşte, çıkışa kadar yön gösteren tabelaları takip etmeniz yeterli.

Yürüyüş parkurunda ilerlerken bitki tünellerinden geçebilir, yaşlı ve hatta çürümüş, içine girebileceğiniz büyüklükte oyuklara sahip ağaç gövdelerine rastlayabilirsiniz.

Yürümesi kolay ve keyifli bir parkur olmakla birlikte ormanla çevrili kanyonun derinliklerinin esinti almamasından ve etrafın yoğun bitki ve ağaçla kaplı olmasından dolayı özellikle yaz aylarında yüksek nemi hissediyorsunuz. O nedenle, güzel bir yürüyüş için sıcak yaz aylarını seçmemekte yarar var.

Biyolojik zenginlik

Şelale ve döküldüğü zümrüt renkli gölün yanısıra, parkı bu kadar özel yapan unsurlardan biri de barındırdığı sayısız memeli, kuş ve bitki türü. Kurşunlu Şelalesi ve Tabiat Parkının zengin bir flora ve faunası (biyolojik çeşitliliği) var.

Genelde kızılçam ormanı ile kaplı parkta yer yer bölgede sık rastlanan defne, çınar, söğüt ve sakız yanısıra, incir, harnup, alıç, zeytin, yaban mersini ağaçları ile zakkum, böğürtlen, yabani gül ve sütleğen gibi birçok bitki bulunuyor. Göletlerin üzerini süsleyen nilüferlerle birlikte, su nanesi, topalak, kamış su avizeleri, iplikli yeşil algler gibi su bitkileri de park içerisindeki yaban hayatı çeşitlendiriyor.

Ördek, saz tavuğu, karabatak, sakarmeke, ispinoz ve su çulluğu ile ibibik, ağaçkakan ve üveyik (bir güvercin türü) gibi kuşlar yanısıra, parkta tilki, tavşan, sincap, sansar, yarasa, bukalemun, yılan ve kertenkele gibi hayvanlar yaşıyor. Göletlerde çok sayıda sazan ve su kaplumbağası bulunuyor.

Fotoğraf tutkunları için eşsiz bir mekân

Antalya’da günün stresinden kurtulmak ve doğayla baş başa vakit geçirmek isteyenlere eşi bulunmaz bir fırsat sunan Kurşunlu Şelalesi, aynı zamanda fotoğraf tutkunlarına muhteşem bir dünyanın kapılarını açıyor.

İrili ufaklı şelaleler ve göletler yanısıra parkın zengin bitki örtüsü ve geniş canlı çeşitliliği özellikle manzara ve doğa fotoğrafçılığı için muazzam bir göz zevki sunuyor.

Kuytu bir orman içerisinde bulunmasından dolayı Kurşunlu Şelalesi ve döküldüğü gölet, uzun pozlama tutkunlarının görüntülemekten kolay vazgeçemeyecekleri bir ortam. Şelaleler ve küçük göletler oluşturarak yaklaşık 2 km mesafe boyunca ilerleyen akarsunun bulunduğu kanyonda enfes doğa güzellikleri içerisinde yeşilin binbir tonunu görüntüleyebilirsiniz.

Şelalenin yanıbaşında, bölgede yaşayan köylüler tarafından tahıl öğütmek amacıyla eskiden kullanılan tarihi su değirmenlerinden günümüze ulaşabilmiş birinin güzel görüntüsüne rastlıyorsunuz.

İnişli çıkışlı toprak veya taş patikalardan oluşan gezi yolunda, güzel görüntüler veren ahşap platformlar ve tahta asma köprüler yer alıyor. Yolun bitiminde birkaç metre yükseklikten akan çağlayanı ve zümrüt yeşili bir gölü izleyebileceğiniz bir kır lokantası ve kahvesi var.

Kurşunlu Şelalesi bir mücevher gibi korunmaya muhtaç

Kurşunlu Şelalesi ne yazık ki artık eskiden olduğu ve yukarıda paylaştığım fotoğraflarda gördüğünüz gibi güçlü akmıyor. Azalan yağışlar ve bölgede açılmış olan sondaj kuyularının fazlalığı nedeniyle her geçen yıl akarsuyun debisi belirgin şekilde azalıyor. Özellikle yaz aylarında şelalenin neredeyse kuruma noktasına geldiği gözleniyor. Bu durum son yıllarda medyada Kurşunlu’nun artık çağlamayıp damladığı şeklinde haberlere de konu oldu.

Oysa böyle özel bir yerde suyun azalmasına belirli bir süre dahi izin verilmemesi gerekir. Bu tür bir ihmal, yalnızca şelalenin değil, suyun beslediği tüm biyolojik yaşamın zarar görmesi ve özelliğini kaybetmesiyle sonuçlanabilir. Kanyondaki ekolojik denge ve sistemin bir kez dahi bozulması, bu eşsiz doğa parçasının tüm dokusunu etkileyen telafisi güç büyük bir kayıp olur.

Bu konuda söyleyecek birkaç sözüm var:

“Kurşunlu Şelalesi gibi özel yerlere, çok severek kullandığımız, eskiyecek bir giysi gibi değil, bize emanet edilmiş değerli bir mücevher gibi bakmalıyız. Özenle ve sakınarak.”

BakiKaracay.com

Kurşunlu Şelalesi ve benzeri özel yerler, bir kazanç kapısı veya yeme, içme, hoşça vakit geçirme mekânı olarak görülmemelidir. Asla zarar gelmeyecek şekilde göz bebeğimiz gibi koruduğumuz “doğal hazinelerimiz” olarak görülmelidir. Bu tür güzel yerlere, çok severek kullandığımız, eskiyecek bir giysimiz gibi değil, bize emanet edilmiş değerli bir mücevher gibi bakmalıyız. Özenle ve sakınarak. Bu yaklaşım, doğayı korumanın ötesinde, hepimizin “vatanseverlik” borcudur. O nedenle, Kurşunlu Şelalesi ve benzeri özel yerler (önceki yazılarımın konusu olan Suluada ve Gelidonya Feneri gibi), turizme kazandırma veya ziyaretçi sayısını artırma türünden çalışmaların hedefi olarak görülmemeli, öncelikle varlığının korunmasına odaklandığımız, ülkemizin doğal hazineleri olarak görülmelidir. Bu vizyonu geliştirebilmek, sahip olduğumuz hazinelerin değerini emsalsiz şekilde artıracağı gibi şu anda görülemeyen sayısız kazanımı da beraberinde getirecektir.

Bu yazı ve fotoğraflarım ile Kurşunlu Şelalesine daha çok dikkat çekmeyi ve bir mücevher gibi ülkemizi süsleyen böylesi eşsiz bir doğa harikasının kaybedilme riskine karşı doğru önlemlerin planlanmasını ve geç kalmadan hayata geçirilmesini diliyorum.

Kurşunlu Şelalesinden paylaştığım fotoğraf ve videolara Instagram hesabımdan da ulaşabilirsiniz. Takip eden yazılarımdan haberdar olmak ve daha fazla fotoğraf için yukarıdaki ve alttaki menülerden gidebileceğiniz sosyal medya hesaplarımı takip etmeyi unutmayın!

Tekrar görüşünceye dek… Öğrenmeye devam edin!


Not: Bu yazı ve fotoğrafların bir bölümü Türkçe ve Almanca yayımlanan ADVS Harmoni-e Dergisi Kasım 2019 sayısında yer almıştır. Derginin dijital versiyonunu okumak isterseniz buraya tıklayın.

Yazar Hakkında

Baki Karaçay (MPA)

iO Akademi'de Eğitmen, Danışman. 25 yılı aşkın süre profesyonel deneyim sahibi Kamu Yönetimi Uzmanı (YL) ve Mühendis / Antalya Valiliği AB Projeleri Koordinatörü (2009-2020). Avrupa Birliği Projeleri kitabının yazarı ve Proje Döngüsü Yönetimi Eğitmeni. Sosyal Psikoloji meraklısı. Fotoğraf gönüllüsü. Webmaster. Bağlama sanatçısı. Kayakçı, doğa yürüyüşçüsü.

Yorumunuzu Ekleyebilirsiniz

1 Yorum