Yaşadığımız unutulmaz anlardan güzel fotoğraflarımız olmasını hepimiz isteriz. Örneğin, gözümüzün önünde büyüyen yumurcakların doğum günlerinde, ya da sevdiğiniz birinin başarısını kutladığı heyecanlı bir anında hayranlık uyandıran kareler yakaladığınızı düşünün!
Aslında bunu başarmak, sanıldığından daha kolay. Bunun için pahalı kamera ve ekipmanlara ihtiyacınız yok. Yalnızca “öğrenmeye” ihtiyacınız var. Herhangi bir kamera veya akıllı telefonla da olsa birkaç temel ilkeyi uygulayarak çok güzel fotoğraflar çekebilirsiniz.
Bu yazıdaki dört adımı okuyarak, mükemmel portre fotoğraflarını nasıl çekebileceğinizi birkaç dakikada öğrenmiş olacaksınız. Deklanşöre basmadan önce bunları hatırlayabilirseniz, çekeceğiniz daha göz alıcı portrelerle fark yaratmaya başladığınızı göreceksiniz.
1.adım: Duyguyu yakalayın
Fotoğrafınız doğal ve samimi bir anı canlandırıyor olmalı. O nedenle modelinizin ille de kameraya bakmasını istemeyin ve beklemeyin! Yüzdeki duyguyu yakalamak için doğru anı yakalamaya odaklanın!
Bir anne çocuğuyla eğlenirken, bir çocuk sevinçten çığlık atarken, iş arkadaşınız kendisine yapılan doğum günü sürprizine şaşırırken… Neşe, hüzün, heyecan, şaşkınlık, hangisi olursa… Duyguların yüze vurduğu anlarda deklanşöre basarak unutulmaz kareler yakalayabilirsiniz.
2. adım: Konuya yaklaşın
Yüzdeki duyguyu öne çıkarmak için modelinize yaklaşın. Bunun için kameranızı yaklaştırabilir veya optik zumunu kullanabilirsiniz.
Yeterince yaklaştığınızda, kameranız otomatik modda da olsa büyük ihtimalle arka planı bulanık hale getirecektir. Eğer diyafram ayarı yapmanıza izin veren bir kamera kullanıyorsanız, çekime başlamadan önce diyaframı en düşük f/ değerine getirin.
Bunları uyguladığınızda konunuzu etrafındaki dikkat dağıtıcı unsurlardan ayıklamış olursunuz ve böylece yüzdeki ifade fotoğrafınızın ana teması haline gelir.
3. adım: Bakış yönünde boşluk bırakın
Fotoğraflayacağınız yüzü fotoğrafın tam ortasına getirmekten sakının! Biraz kenarlara doğru yerleştirin ve modelinizin bakış (veya hareket) yönünde bir boşluk bırakın. Bakış (veya hareket) boşluğu olarak bilinen bu kompozisyon kuralını uyguladığınızda fotoğraflarınız daha ilgi çekici ve göze hoş görünmeye başlar.
Ayrıca, özellikle başın üzerinde çok boşluk bırakmamaya özen gösterin! Başın üzerinde fazladan hiç boşluk bırakmamak fotoğrafınıza daha dikkat çekici bir görünüm kazandıracaktır.
Kompozisyondaki bu küçük değişikliklerin, fotoğraflarınızda büyük farklılıklar yaratacağından emin olabilirsiniz.
4. adım: Netlemeyi gözlere yapın
Günlük yaşamda biriyle karşılaştığımızda refleks olarak hemen gözlerine baktığımız gibi bir portre fotoğrafa bakarken de ilk başta gözlere odaklanırız.
Eğer yakın bir çekim yapıyorsanız, netlemeyi manüel yapmayı tercih edin ve portre çekimlerinde gözlere odaklanın!
Otomatik modda kameranız netlemeyi görüntüdeki en yakın noktaya yapacaktır ve bu nokta gözler olmayabilir.
Gözlere odaklanmak için akıllı telefonunuzun ekranında doğru yere dokunmanız yeterli.
Bu tekniklerin her biri hayranlık uyandıran portre fotoğrafları çekmenize yardımcı olacaktır. Eğer hepsini birlikte yapabilirseniz özel günlerinizden nefes kesen fotoğraflar biriktireceğinizden emin olabilirsiniz.
Tekrar görüşünceye dek, “fotoğraf çekmeye devam edin”!
—Bu bilgilerin daha çok fotoğrafsevere ulaşması için aşağıdaki renkli ikonlara tıklayarak sosyal medya çevrenizle paylaşabilirsiniz!
Yorumunuzu Ekleyebilirsiniz