Güzel fotoğrafların en temel özelliklerinden biri düzgün kadrajlanmış (çerçevelenmiş) olmalarıdır. Nesnelerin bir yana yatık durduğu dengesiz fotoğrafları hiç birimiz beğenmeyiz. O nedenle görüntüleyeceğimiz sahneyi ufuk çizgisine ve düzlem dengesine göre doğru hizalamak, iyi fotoğraf oluşturmanın temel kurallarından biridir.
Yeni başlayanların fotoğraf çekimlerinde en sık yaptığı hatalardan biri görüntüyü ufuk çizgisine göre doğru çerçeveleyememektir. Oysa, ister akıllı telefonumuzla isterse gelişmiş özel kameramızla olsun, çektiğimiz fotoğraflarda görüntünün her zaman düz ve dengeli olmasını kolayca sağlayabiliriz. Bunun için çoğu zaman yalnızca birkaç inceliği öğrenmek yeterlidir.
Düzgün ve dengeli fotoğraf nasıl çekilir?
Düzlem dengesine göre bir fotoğrafı düzgün hizalamanın en kolay yolu, görüntüde tespit edeceğimiz yatay ufuk çizgisini referans almaktır. Ancak bazen görüntüde ufuk çizgisi görünmeyebilir veya yatay birçok çizgi olabilir fakat bunların hiç biri düzlem dengesini sağlamamıza yardımcı olmayabilir. Böyle durumlarda, fotoğrafta perspektiften kaynaklanan ve ufka paralel durmayan hatlardan birini esas almak, fotoğrafımızdaki nesnelerin yan yatmış ve dengesiz çıkmasına sebep olabilir.
Bu tür hataların önüne geçmek için, ufuk çizgisini nasıl belirleyeceğimizi ve fotoğrafımızı düzgün çerçevelemeden nasıl kullanabileceğimizi, örnek görüntüler eşliğinde “Ufuk Çizgisi ve Fotoğrafta Görüntüyü Düzgün Çerçeveleme” başlıklı yazımda tüm ayrıntılarıyla okuyabilirsiniz.
Bu yazıda ufuk çizgisini hizalamanın, yani ufuk çizgisine ve düzlem dengesine göre fotoğrafımızı çerçevelemenin pratik birkaç yolunu göreceğiz. Ayrıca açık denizlerdeki gibi bir ufuk çizgisi göremediğimiz ortamlarda veya kapalı ortamlarda fotoğraf çerçevemizi düzgün hizalamak için neyi esas alabileceğimiz konusu üzerinde duracağım.
Ufkun görülmediği durumlarda yer düzlemine göre düzgün ve dengeli hizalanmış fotoğraflar için bu yazıda aşağıdaki çözümler yer almaktadır.
- Kılavuz çizgileri kullanın
- Kameranızın yerleşik (built-in) sanal ufuk çizgisini kullanın
- Görüntünün ortasındaki dikey çizgiyi esas alın
Böylece, “Ufuk çizgisini göremediğimizde görüntü dengesini nasıl sağlarız?” sorusunun da yanıtını görmüş olacağız.
—Kılavuz çizgileri kullanın
Kadrajımızı ufuk çizgisi ile hizalamanın en basit yolu, görüntüdeki ufuk çizgisini vizörümüzün veya kameramızın LCD ekranının alt veya üst kenarları ile aynı hizada tutmaktır.
Ufuk çizgisinin fotoğraf çerçevemizin alt veya üst kenarlarına yakın olmadığı durumlarda bunu yapmak kolay olmayabilir. Bu durumda daha etkili ve güvenilir yöntem, kameramızdaki ızgara (grid) denen kılavuz çizgileri kullanıma açmaktır. Kılavuz çizgileri kameraların varsayılan ayarlarında genellikle kapalı durumdadır.
Kamera kılavuz çizgileri nedir?
Kılavuz çizgiler, kameramızın vizör veya LCD ekranında isteğe bağlı olarak görünür hale getirebileceğimiz yatay ve dikey çizgilerdir.
Ayarlar menüsünden kılavuz çizgi ekranını açık duruma getirdiğimizde kadraj kılavuz çizgileri görünür hale gelecektir. Vizörde ve LCD ekranda görebileceğimiz bu çizgiler fotoğraf oluştururken çerçevemizi ufuk çizgisi ile hizalamada referans olarak kullanabileceğimiz en sağlam belirteçlerdir.
—Kameranızın yerleşik (built-in) sanal ufuk çizgisini kullanın
Üçüncü ve en doğru sonuç veren yol ise, kameralardaki yerleşik (built-in) sanal ufuk çizgisini gösteren elektronik seviyeyi (yatıklık sayacını veya eğim ölçer de denir) kullanmaktır.
Bazı dijital kameralarda, yarı profesyonel ve profesyonel kameralarda LCD ekranında canlı görüntü sırasında “sanal ufuk” gösterme fonksiyonu vardır. Benzer şekilde vizördeki “yatıklık sayacı” göstergeleri de görüntülenebilir. Kameranın eğimini elektronik seviye ile kontrol etmek kolay ve en güvenilir yöntemdir.
Kamera sahiplerinden birçoğunun dahi haberdar olmadığı bu özelliği nasıl kullanabileceğimizi öğrenmenin en doğru yolu kamera kullanım kılavuzuna bakmaktır. Artık kullanıldığına pek rastlamadığımız klasik su terazilerinden burada bahsetmiyorum.
Ufuk çizgisini göremediğimizde görüntü dengesini nasıl sağlarız?
Manzara fotoğraflarında olduğu gibi kapalı mekânlarda da ufuk çizgisi görünmeyen plânda kalabilir. Veya bazen görüntüde ufuk çizgisi olarak alabileceğimiz yatay bir hattın olmadığı durumlarla karşılaşabiliriz. Bu gibi durumlarda görüntü dengesini sağlamada yine kılavuz çizgileri kullanabiliriz, ancak bu kez farklı bir şekilde.
Bu tür durumlarda dengeyi sağlamak tamamen kameramızı tutuş şeklimizle ilgilidir. Yapmamız gereken şey, görüntüde yer çekimi dengesini sağlamak için bu hatlardan hangisini esas alacağımızı doğru tespit etmektir.
Bununla ilgili olarak biri iç mekânda, diğer ikisi dış mekanda çekilmiş üç örnek fotoğraf üzerinden gidelim.
Aşağıda ufuk çizgisine göre doğru hizalanmış bir iç mekân fotoğrafı görüyorsunuz. Görüntüde yatay ve dikey birçok hat olmasıyla birlikte ögeler genel olarak yer çekimine göre doğru duruyorlar. Peki bundan nasıl emin olabiliyoruz?
—Görüntünün ortasındaki dikey çizgiyi esas alın
Böyle durumlar için kolay ve pratik çözüm, görüntümüzün tam ortasındaki dikey çizgiyi esas alarak dengeyi sağlamaktır. Bunun için yapılması gereken en önemli şey, görüntümüzün tam ortasına düşen nesneyi ve dikey çizgiyi tespit edebilmektir. Yan kenarlara yakın dikey hatlar yanıltıcıdırlar ve görüntü dengesini sağlamamıza yardımcı olmazlar. Çünkü kullandığımız lense bağlı olarak yan kenarlardaki hatlar genellikle dışa doğru eğik dururlar. Buna distorsiyon (bükülme) diyoruz. Oysa görüntümüzün tam ortasında belirleyeceğimiz dikey çizgiyi esas alıp kameramızı bu çizgiye paralel tutmayı başardığımızda görüntü dengesini kolaylıkla sağlamış oluruz. Böylece diğer hatların yanıltmasından korunmuş oluruz.
Örnek fotoğrafımızda tam ortada yer alan sütun ve diğer nesnelerin çerçevemizin sağ ve sol dikey kenarlarına paralel oluşuna dikkat ederek bunu net olarak görebilirsiniz. Eğer görüntümüzün kenarlardaki kırmızı çizgilerle işaret ettiğim sütun ve pencereyi esas almış olsaydık fotoğrafımızda tüm mekân yamuk duracaktı.
İkinci örneğimiz, Anamas yaylasında Dedegül dağı eteklerinde çektiğim aşağıdaki fotoğrafta, gördüğünüz gibi esas alabileceğim yatay bir düzlem bulmak mümkün değil. Bu gibi durumlarda çözüm şu:
Ortadaki çam ağacı gibi, kadrajımızın tam ortasındaki dikey bir çizgiyi esas alıp, bunun çerçevemizin sağ ve sol yan kenarlarına ya da dikey kılavuz çizgilerine paralel durumda olmasını sağlamak.
Bu yöntemi uygularsanız hem iç hem de dış mekân fotoğraflarında mutlaka siz de doğru sonuç alırsınız. Fotoğraf çerçevemizin tam ortası dışında kalan diğer tüm düzlemler yanıltıcı sonuçlar verir.
Son olarak Bratislava’da çekilmiş aşağıdaki örnek fotoğraftaki kırmızı çizgiye bakalım. Lensimize bağlı olarak sağ ve sol yanlardaki dikey hatlar fıçı gibi ya da dışa doğru yatık durur. Buna distorsiyon (bükülme) diyoruz. Eğer kenarlara yakın nesneleri esas alarak görüntümüzü çerçevelersek, bu kez fotoğrafımızdaki diğer nesneler çoğunlukla aksi tarafa yatık duracaktır. Yeni başlayanların en çok sakınması gereken hatalardan biri budur.
Onun için görüntümüzün tam ortasında belirleyeceğimiz dikey çizginin çerçevemizin her iki yan kenarına veya dikey kılavuz çizgilerine paralel tutulması gerekir.
Anahtarın “tam ortadaki dikey hat” olduğunu hatırlayın!
Yeni yazılarda görüşünceye de, “fotoğraf çekmeye devam edin”!
—Daha çok fotoğrafseverin bu bilgilerden yararlanması için aşağıdaki ikonları kullanarak paylaşın!
Tşk. ederiz bilgiler için. Harikasınız.