Işık, bulunduğumuz ortamda hissettirdiği duygularla ruh halimizi derinden etkiler. Huzur ve ferahlık yanısıra kasvet ve sıkıntı gibi duygular hissetmemizde bazen önemli rol oynayabilir. Günlük yaşamda olduğu gibi, bir fotoğrafın da genel ruh halini ve derinliğini veren unsurların başında ışık gelir. Işığın doğru kullanıldığı, kompozisyonu, renkleri ve hikayesiyle iyi bir fotoğraf, izleyicisine belli duyguları güçlü biçimde aktarabilir.
Her fotoğraf çekiminde ışığı hesaba katarak fotoğrafçılığımızı büyük ölçüde geliştirebilir, ışığı kontrol ederek fotoğraflarımızla fark yaratabiliriz. Işığı anlamak, çekimlerimizde ruh halini ve duyguyu kontrol etme gücü verir.
Işığı anlama ve kullanma konusunda, eğer daha önce okumadıysanız, bu yazının öncesinde Fotoğrafta Işık Kullanımı — Işığı Keşfedin başlıklı yazımı okumanızı özellikle tavsiye ederim. Söz konusu yazıda örneklerle anlatılan sert ve yumuşak ışık tabirleriyle başlangıç yaptıktan sonra, bu yazıda aktardığım bilgilerden çok daha etkin yararlanabilirsiniz.
Işık konusunda ayrıntılı teknik bilgiler için Wikipedia‘dan yararlanabilirsiniz.
Fotoğrafta ışık kullanımında öneriler
Işık ve aydınlatma hakkında çok fazla şey anlatılabilir, ancak doğal ışığın fotoğrafta kullanımı konusunda birkaç önemli tavsiye pratikte daha çok işinize yarayacaktır.
İşte daha iyi fotoğraflar için birkaç yararlı tavsiye.
— Işığın etki ve özelliklerini tanıyın
İyi bir fotoğraf, ışığı iyi kullanmakla elde edilir. Işığı anlamak ve tanımlayabilmek için onun etki ve özellikleri hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. Işığın şiddet, parlaklık, kontrast, sıcaklık gibi özellikleri söz konusudur. Şimdi bunlara kısaca göz atalım.
Parlaklık
Güçlü bir aydınlanma sağlayan, yumuşak olmayan yoğun ışığa şiddetli ya da güçlü ışık denir. Açık alanlarda doğrudan vuran veya yansıyan yoğun güneş ışığını sert ve güçlü olarak tanımlayabiliriz.
Işığın gücü ve yoğunluğu, parlaklık değeri ile ölçülür. Fotoğraf çekiminde aşırı parlaklık (ışık patlamaları) detayları görünmez kılacağı ve de izleyicinin dikkatini dağıtacağı için istenen bir durum değildir. Öte yandan, parlaklığın yeterli olmadığı durumlarda görüntü donuk ve cansız bir hal alır.
Hatırda kalıcı olması için, bulutlarla kapalı günlerde ışığın gücünün ve parlaklığının düşüklüğünü örnek verebiliriz. Gökyüzünün açık ve güneşli olduğu günlerde çekilen fotoğraflarla karşılaştırıldığında, kapalı ortamlarda çekilen fotoğraflarda renklerin daha az doygun ve görüntünün donuk olduğunu görürüz.
Kontrast
Işığın yoğunluğuna göre fotoğrafta parlak ve koyu kısımlar arasında oluşan zıtlık, kontrast olarak ifade edilir. Kontrast, diğer bir deyişle görüntüdeki açık ve koyu tonlar arasındaki geçişte ara gri tonların varlığı ya da yokluğunu ifade eder.
Kontrastın yüksek olması geçişlerin keskin ve ani olması demektir. Işığın güçlü olduğu ortamlarda kontrast fazladır. Örneğin güneşli bir günde öğlen saatlerinde açık havada çekilen fotoğraflarda ışıklı alanlarla, koyu gölgeler arasında yüksek kontrast oluşur.
Kontrastın yüksek olması görüntüdeki hatları belirginleştirir, renkleri daha doygun gösterir. Ancak yüksek kontrast karmaşıklığa da neden olabilir. Öğlen saatlerinde çekilmiş bol yapraklı ağaçların bulunduğu bir görüntüyü buna örnek verebiliriz. Çok sayıdaki yaprakların parlayan yüzleri ile arada kalan gölge kısımlar karmaşık bir görüntü oluştururlar.
Sıcaklık
Işığın sıcaklığı ile kastedilen, sarı, turuncu ve kırmızı tonların baskınlığıdır. Buna karşılık mavinin tonları soğuk renkler olarak tanımlanır.
Işığın sıcaklığı mevsimlere, günün saatlerine ve hava durumuna göre değişiklik gösterir. Sonbahar yaprakları arasında çekilmiş aşağıdaki örnek görüntü sıcak ışığın hatırda kalmasına yardımcı olabilir.
Fotoğrafta hakim olan ışığın renk sıcaklığı görüntünün ruh halini büyük ölçüde etkiler. Sıcak ışık hareket ve enerji hissi ile yakınlık duyguları uyandırır. Soğuk renkler ise donukluk, durağanlık ve uzaklık duyguları uyandırır.
— Doğal ışığı izleyin ve tanıyın
Fotoğraflarımızda en yaygın kullandığımız ışık kaynağı güneşten gelen ışıktır. O nedenle hava durumu ve mevsimsel, günlük değişimlere göre farklı saatlerde ve yerlerde güneş ışığının nasıl bir etki bıraktığını öğrenmek ve fotoğraflarımızda görüntülerin nasıl etkilendiğini anlayabilmek çekimlerimizde büyük avantajlar sağlar.
Böyle bir gözlem için yapılabilecek örnek bir çalışma, bina veya kule gibi belirli bir yerin günün farklı saatlerinde aynı noktadan çekilen fotoğraflarını karşılaştırmaktır. Saatler ilerledikçe özellikle gölgelerin hareketi, görüntünün nasıl farklılaşabildiği konusunda iyi fikir verecektir.
— Dağınık ışıktan yararlanın
Dağınık veya dolaylı denen ışık ile, yoğunluğun dengeli ve uyumlu dağıldığı durumlar kast edilir. Yağmurlu günler veya bir ortamdaki yüzeylerden (beyaz bir duvar gibi) gölge alanlara yansıyarak aydınlatan ışık, bu tür ışığa güzel bir örnektir.
Işık yalnızca belirli bir yönden gelmediği ve görüntüdeki her bölgenin birbirine yakın düzeyde şekilde aydınlandığı zamanlarda, ışığın etkisi oldukça yumuşaktır. Işığın düzgün bir biçimde dağıldığı, derinlik hissi uyandırdığı gölgelerin yumuşak olduğu fotoğraflar genellikle güzel fotoğraflar olarak değerlendirilir. Bu tür görüntülerde gölgeler belirgin değildir, aydınlık ve koyu alanlar arasında keskin ayrımlar yoktur.
Yumuşak ışık portre çekimlerinde genellikle iyi sonuç verir. Doğa ve manzara çekimlerine daha huzurlu ve sakinleştirici bir ruh hali kazandırabilir. Bununla birlikte çok kapalı ortamlar ve ışığın azlığı renkleri baskılayarak doygunluğu azaltabilir.
— Çekim zamanını dikkatli planlayın
Güneşin gökyüzündeki konumu gün boyunca değiştikçe, fotoğraflamak istediğimiz görüntülerde farklı kontrast ve renk doygunluk seviyeleri elde ederiz. Dolayısıyla, doğal ışığı kontrol edebilmek için atılacak ilk adım, çekim zamanını dikkatlice planlamaktır.
Genellikle portre ve manzara çekimleri için en güzel doğal ışığı gün doğumu ve gün batımına doğru elde ederiz. Güneşin ufka yakın olduğu bu saatlerde yumuşak gölgelere, hoş ve sıcak renklere sahip fotoğraflar elde etmek daha kolaydır. Uzun ve görkemli gölgeler fotoğrafın derinlik kazanmasına katkıda bulunur. Yatay gelen ışığın özellikle yakın planda oluşturacağı parıltı ve yansımalar muhteşem manzara görüntüleri elde etmemize yardımcı olur. Bu yüzden altın veya mavi saatler gibi terimler fotoğrafçılar arasında önemlidir.
— Koyu gözler ve karmaşıklıktan kaçının
Açık bir gökyüzünde öğlen saatlerinde güneş tepeye yaklaştıkça ışık sertleşir, aydınlık ve gölge alanlar arasındaki kontrast artar. Sert ve kısa gölgelerin olduğu saatlerde doğa ve manzara çekimlerinde karmaşıklıklar artar. Portre çekimlerinde göz çukurları gölgede kalırken alın ya da burunda parlak vurgular dikkat çeker. Modelinizi hareket ettirerek veya farklı yöne dönmesini sağlayarak, bazen de sadece başın açısını ayarlayarak, çoğu fotoğrafçının sinir bozucu diye nitelediği bu ışığı değiştirebilirsiniz.
— Işığın yönünü kontrol edin
Işığın vuruş açısına göre belirlenen yönü, görüntünün aydınlanma biçimini belirlediği için fotoğraf kalitesinde önemli bir etkendir.
Fotoğraf gözünüzü geliştirmek için yapabileceğimiz en iyi çalışmalardan biri, ışığın yönünü ve vuruş açısını kontrol etmektir. Karşımızdaki görüntüyü hemen olduğu gibi fotoğraflamak yerine mümkünse farklı açılardan görüntüler almayı denemek bu açıdan çok yararlıdır. Deneyim kazandıkça, zamanla gözümüz, ışığın en güzel yönünü otomatik olarak yakalamaya başlar.
Işık türleri
Şimdi yönlerine göre fotoğrafta ışık türlerine kısaca göz atalım.
Cephe Işığı
Işık kaynağının fotoğraflanan konuyu doğrudan karşısından aydınlattığı ışık türü bu adla anılır. Işık kaynağı kameranın arkasında olduğu için rahatsız edici olabilecek gölgeler büyük oranda kaybolur veya objenin arkasında kalır. Ancak gölgelerin ortadan kalkması nedeniyle cephe ışığıyla yapılan çekimlerde hacim ve derinlik etkisi düşük düzeyde kalır. Cephe ışığında konunun tüm yüzeyi eşit aydınlandığı için yumuşak ışıkta görüntü net ve renkler hayli canlı görünür.
Yanal Işık
Işık kaynağı hem konuya hem de kameraya göre yan taraftadır. Yanal ışlıkla görüntüde ışık kaynağının aksi tarafında gölgeler oluşur ve bu da objedeki doku ve şekilleri güçlü biçimde ortaya çıkarır, fotoğrafa doğal olarak canlılık ve derinlik katar. Yanal ışık, renk doygunluğunun iyi olması nedeniyle sıkça tercih edilen bir aydınlatma şeklidir.
Ters Işık
Ters ışık tanımı genellikle konunun arkasından gelen ışık için kullanılır. Güneş doğrudan konunun arkasında kaldığında, ışığa karşı doğru şekilde yapılan çekimlerle olağanüstü güzel görüntüler ve ilginç sonuçlar elde etmek olasıdır. Siluet ve yaratıcı ışıltılar oluşturmak için ışığa karşı çekim yapmak harika bir yöntemdir. Gün doğumu ve batışı saatlerinde, ters ışık çekimleri için fırsat yakalama şansı yüksektir.
Diğer yönlere göre kontrastı daha çok artırır, inandırıcı bir atmosfer izlenimi ve derinlik hissi verir. Işığa karşı yapacağımız güzel çekimler, izleyenlere adeta bir hayal dünyasının kapısını aralar.
Ters ışıkta fotoğraf çekimi konusunda daha ayrıntılı bilgi için Işığa Karşı (Ters Işıkta) Fotoğraf Çekimi İçin İpuçları başlıklı yazımı okuyabilirsiniz.
Tepe Işığı (Dik ışık)
Bu ifadeyle, güneşin en tepede olduğu öğlen saatleri gibi ışık kaynağının yukarıdan aydınlattığı durumlar kast edilir. Estetik fotoğraflar için pek tercih edilen ışık türü değildir. Rastgele kullanımı rahatsız edici gölgeler ve karmaşıklığa neden olan sert kontrastlar oluşmasına neden olabilir.
Zemin Işığı
Gözümüzün pek alışık olmadığı, pek doğal görüntü vermeyen, alttan ışıklandırma şeklidir. Doğru kullanımı genellikle zordur; tuhaf, gerçek dışı fantastik etkiler oluşturma ve rahatsız edici görüntüler ortaya çıkarma olasılığı yüksek, az kullanılan bir ışık türüdür.
Son söz
Işığın davranışını ve fotoğraflardaki etkisini anlamak fotoğrafçılık becerimizi ilerletmede büyük avantaj sağlar. Işığı en iyi şekilde nasıl kullanabileceğimizi bilirsek, doğal ışık koşullarını değiştiremesek bile çekmek istediğimiz görüntüye yaklaşımımızı değiştirebilir ve ışığı amacımıza uygun şekilde kullanabiliriz. Işığın etkisini gözeterek yaptığımız çekimlerde inanamayacağımız güzellikte fotoğraflar elde edebilir, fotoğrafçılığımızı hızla ve keyifle geliştirebiliriz.
Fotoğraf gözümüzü geliştirmede ışığı anlama ve kullanma yönünde yapıaln çalışmalar büyük yarar sağlar, ancak bunun için bolca gözlem ve pratik gerekir. Bu konuda hedefe ulaşmak için kendimize zaman tanımayı unutmamalıyız.
Yeni yazılarda görüşünceye dek, “fotoğraf çekmeye devam edin”!
Yorumunuzu Ekleyebilirsiniz