AB Projeleri

Döngüsel Ekonomiye Geçiş ve Avrupa Birliği Fırsatları

Döngüsel Ekonomi

Avrupa Birliği’nin 2021-2027 dönemi programları ve bütçesinde sıkça vurgu yapılan konulardan biri döngüsel ekonomi. O nedenle döngüsel ekonomi kavramı gündemimize ağırlığını koymaya başladı; onu daha çok konuşacağız ve bu yönde daha çok adım atmamız gerekecek.

Her şeyin bir defa kullanılıp sonrasında çöpe atıldığı sisteme doğrusal ekonomi diyoruz. Halen dünyanın genelinde egemen olan doğrusal ekonomi düzeninde ağırlıklı olarak kullan–at yöntemi uygulanıyor. Bunun sonucunda, var olan ham maddeler birçok farklı amaç için daha kullanılabilecek durumdayken, tek kullanımdan sonra atık olarak çöpe gönderiliyor.

Sınırlı olan doğal kaynaklar hiç bitmeyecekmiş gibi uygulanan doğrusal ekonomi modeli hem ekonomi hem de çevremiz için sürdürülebilir değil. Çünkü her geçen gün artan dünya nüfusuna bağlı olarak sanayi, teknoloji, tekstil, otomotiv vb. birçok sektörde kullanılan ham maddeler hızla tükeniyor.

Oysa işlevi sona eren ve artık bir değeri kalmadığı düşünülen atık ürünler geri dönüşüm yoluyla üretime tekrar kazandırılabilir ve böylece yeni kaynakların kullanımı önlenebilir.

(Bu ve benzeri kısa bilgilendirmelerimi Instagram’da @AvrupaBirligiProjeleri hesabı reels videolarından izleyebilirsiniz.)

Döngüsel ekonomi nedir?

Döngüsel ekonomi, sürdürülebilirliği gözeten ve üretim süreci boyunca kullanılan tüm ham maddelerin tekrar değerlendirilebilmesini ifade eden bir üretim ve tüketim modeli. Geri dönüşümün ön planda tutulduğu bu modelde kaynakların daha akılcı kullanımıyla ürünlerin yaşam döngüsünün uzaması ve atık üretiminin azaltılması hedefleniyor. Döngüsel ekonomide çöpe atmak yerine, var olan malzeme ve ürünleri olabildiğince uzun süre yeniden kullanma, bakım, onarım, yenileme, geri dönüştürme ve yeni kaynaklar üretmek var. Minimum ham madde ile maksimum üretimi destekleyen bir sistem.

Bu model, büyük miktarlarda ucuz, kolay erişilebilir malzeme ve enerji tüketimine dayalı doğrusal ekonomik modelden uzaklaşmak anlamına geliyor. Uygulamada döngüsel ekonomi, savurganlığın en aza indirilmesi demek. Bir ürün, ömrünün sonuna ulaştığında, onu oluşturan malzemeler olası her yerde ekonomi içinde tutulur. Böylece tekrar tekrar üretken bir şekilde kullanılabilir ve daha fazla değer yaratılabilir.


Avrupa Birliği 2021-2027 bütçesinin içerdiği ve yüksek önceliğe sahip yeni nesil programlar bu kitapta. Anlatılan konuları öğrendiğinizde yaşama ve geleceğe bakışınız değişecek.

—(Kitaptan alıntı)

Kitabı Satın Al (Ciltli)

Avrupa Birliği Projeleri Kitap Baki Karaçay

Döngüsel ekonomiye geçiş

Tüketim ekonomisinin olumsuz etkilerini hepimizin hayatında hissetmeye başladık. Günlük yaşamda sıklıkla duyduğumuz kuraklık ve sıcaklık artışının tüketim alışkanlıklarımızla çok yakın ilgisi var. Özellikle doğal kaynakların sınır tanımadan tüketimi, ham madde kıtlığına ve ekonomik problemlere yol açıyor. Sonuçta karşılaşılan kısıtlar toplumların dışa bağımlı olmasına neden oluyor.

Yaşadıklarımız ve gelinen nokta, küresel kaynak kısıtlaması çağına girdiğimizi ve acil olarak döngüsel ekonomiye geçmemiz gerektiğini gösteriyor. Geleceğe yönelik teknolojik ve toplumsal ilerlemeyi sürdürebilmemiz için bu geçişi başarmak durumundayız.

Döngüsel ekonomiye geçiş, ürün tasarımı, tedariki ve dağıtımından kentlerin geleceği ve insanların yaşam tarzına kadar birçok şeyi etkileyecek. Üretim ve tüketim şeklimiz değişecek. Buna bağlı olarak döngüsel ekonomi ilkelerine uyumu zorunlu hale getiren yasal düzenlemeler artmaya başlayacak. Bu doğrultuda hareket eden, yaşanan zorluklara gerçek çözümler sunan üreticileri tercih eden tüketicilerin sürekli yükselişini göreceğiz. Zaman içinde döngüsel ekonomi yaklaşımının değeri ve faydaları kaçınılmaz olarak artacak. Sonunda belki de döngüsel ekonomi yalnızca bir çalışma biçimi olmakla kalmayacak, başarılı bir şekilde çalışmanın tek yolu olacak.

Döngüsel Ekonomi

Döngüsel ekonominin yararları

Döngüsel ekonominin odak noktasında sürdürülebilir ve dayanıklı ürünlerin üretilmesi, bununla birlikte vatandaşların döngüsel ekonomiye bütünüyle katılımının ve kazanımlardan herkesin yararlanmasının sağlanması yer alıyor.

Döngüsel ekonomiye geçiş, büyük zorluklar, ancak çevresel, sosyal ve ekonomik açıdan önemli avantajları birlikte getiriyor. Araştırmalar günümüzde kullanılan ham materyallerin çok azının yeniden döngü içine girip tekrar kullanıldığını, %90’dan fazlasının atık haline geldiğini gösteriyor.

Döngüsel ekonomi sisteminin işletilmesi ham madde çıkarma ve atık boşaltma yaklaşımının sona ermesi demek. Böylece doğal yaşamı korurken, kaynak verimliliği ve çevresel faydayı artırabiliriz. Araştırma sonuçlarına göre, küresel ekonominin etkin kaynak kullanımıyla yıllık 2 trilyon dolarlık tasarruf sağlanabilir.

Atık önleme, ekotasarım ve yeniden kullanım gibi döngüsel ekonominin ilkelerini izleyerek, sera gazı salınımı ciddi oranlarda azaltabiliriz. Araştırmalar, küresel sera gazı salınımlarının üçte ikisinin toplumun ihtiyaç duyduğu ürünlerin imalat sürecinden kaynaklandığını gösteriyor.

Tüm bunlarla birlikte döngüsel ekonominin sorumluluk bilincini güçlendiren bir yanı var. Yalnızca üretici firmalar değil, ürün satın alan herkes, atıklarını doğru yönetmekten ve geri dönüşüme hazırlama sürecinden sorumlu oluyor. Böylece üretici firmalarla tüketiciler birlikte hareket ediyor.

Nasıl uyum sağlayacağız?

Peki tüm bunları biz hangi yolla gerçekleştirecek, bu dönüşüme nasıl uyum sağlayacağız? Bu yönde belirlenen politika ve programları nasıl hayata geçireceğiz?

Yanıt: Projelerle.

Avrupa Birliği 2021-2027 çok yıllı mali dönemi programları bu yönde ülkemize önemli fırsatlar sunuyor. Bu kapsamda yerel düzeydeki aktörlerin yararlanabileceği birçok çağrı yayımlanıyor.

Avrupa Birliği fırsatları

Döngüsel ekonomiye geçiş, Avrupa Birliği’nin sürdürülebilir, düşük karbonlu, kaynak verimli ve rekabetçi bir ekonomi geliştirme çabalarına önemli bir katkı sağlıyor. Bu amaçla Avrupa Komisyonu ilk olarak Aralık 2015’te başlatılan Döngüsel Ekonomi Paketi ile ekonomiyi şekillendirmeyi hedeflemişti.

Avrupa Komisyonunun 2019-2024 dönemi için belirlediği 6 politik öncelikten biri Avrupa Yeşil Mutabakatı (European Green Deal). 2019 sonunda yayınlanan Avrupa Yeşil Mutabakatının iklim-nötr hedefinin en önemli bileşenlerinden birini Döngüsel Ekonomi Eylem Planı oluşturuyor. 2020’de kamuoyuyla paylaşılan Yeni Döngüsel Ekonomi Eylem Planı, çevreyi korurken döngüsel ekonomi süreçlerini teşvik eden, sürdürülebilir tüketime vurgu yapan ve kullanılan kaynakların ekonomide olası en uzun süre tutulmasını amaçlayan stratejileri içeriyor.

Avrupa Birliği’nin 2027’ye dek sürecek yeni döneminde Avrupa Yeşil Anlaşmasına uyum çerçevesinde temiz ve döngüsel ekonomi alanında açılacak çağrılarla Ar-Ge ve inovasyon projelerinin desteklenmesi bekleniyor.


Avrupa Birliği’nin yeni nesil öncelikleri ve geleceğe yönelik stratejilerini tanıyarak yeni bakış açıları kazanmak, projeler konusunu daha etraflıca kavramak ve daha güçlü projeler oluşturmak istiyorsanız, AVRUPA BİRLİĞİ PROJELERİ adlı kitabımı zaman kaybetmeden okumanızı öneririm. Avrupa Birliği’nin 2021-2027 dönemi programlarına ve ülkemize sunulan fırsatlara genişçe yer verilen tek kaynak durumundaki kitabımda beklediğinizden çok daha fazlasını bulacağınızdan emin olabilirsiniz. (Örneğin, Ufuk Avrupa programının hedefleri, uygun yararlanıcılar, proje hazırlanabilecek alanlar, programın bütçesi, proje başvurularının nasıl yapıldığı, çağrı duyurularına nasıl ulaşıldığı gibi konularda bilgileri öğrenebilirsiniz.) Böylece küresel gelişmelerden ve geleceğin gündeminden haberdar olarak kısa sürede fark yaratan projelere imza atmaya başlayabilirsiniz.


Çevre ve İklim Eylemi (LIFE)

Avrupa Birliği’nin 1992 yılından beri çevre ve iklim eylemi için destek aracı olan LIFE programının temel amacı, çevre kalitesini ve biyolojik çeşitliliği koruyarak temiz, düşük karbonlu, iklime dayanıklı bir ekonomiye geçişe katkıda bulunmak. Programın bütçesi 2021-2027 dönemi için 5,4 milyar Euro’ya yükseltildi. “Döngüsel ekonomi ve yaşam kalitesi” başlığıyla bu programın yeni dönemde destekleyeceği alanlardan birini AB’nin Döngüsel Ekonomi Eylem Planı oluşturuyor. Bu bağlamda, kaynakların atıklardan geri kazanılmasını, su, hava, gürültü, toprak ve kimyasal yönetimiyle çevresel yönetişim konularında teknolojiler ve çözümler geliştirmeye yönelik projeler desteklenecek.

Örnek önlemler ve uygulamalar

Avrupa Yeşil Anlaşması hedeflerine yönelik somut politikalar adım adım hayata geçmeye başladı. Örneğin, yürürlüğe giren yeni yasal düzenlemelerle tek kullanımlık plastik ve diğer ürünlerin kullanımı aşamalı olarak durdurulmaya başlandı. Mikro plastik kullanımı kısıtlanıyor. Gıda hizmetlerinde tek kullanımlık ambalaj, sofra gereçleri ve çatal-bıçağın yerine yeniden kullanılabilir ürünlerin kullanılması ve ambalaj atıklarının azaltılması hedefleniyor.

Yasaklanan bu ürünler kamuya açık alanlardaki çöplerin %20’sini oluşturuyor. Avrupa ülkelerinde en hızlı artış gösteren atık kaynaklarından birini elektrikli ve elektronik aletler oluşturuyor. Yeni düzenlemelerle AB pazarına giren ürünlerde daha uzun süre dayanacak, daha kolay şekilde onarılacak, geri dönüşümü ve yeniden kullanımı mümkün olacak şekilde tasarım koşulu aranacak. Bu doğrultuda örneğin, 2024’ten itibaren Avrupa Birliği’nde tüm şarj cihazları aynı tip olmak zorunda. Yalnızca bu düzenlemeyle yılda 1.000 ton elektronik atığın önüne geçilecek.

Yeni iş modellerinin uygulanmasıyla, tekstil ürünlerinin yeniden kullanımını ve geri dönüşümünü artıracak ve tüketicilerin dönüştürülebilir tekstil ürünleri seçmesine olanak sağlanacak. Giysilerin daha uzun süre dayanacak şekilde üretimini öngören ekotasarım daha geniş bir ürün yelpazesine uygulanacak.

Geri dönüşüm miktarının artırılmasıyla atıkların önlenmesi ve azaltılması, böylece Birlik dışına atık ihracatının da en aza indirilmesi hedefleniyor. Ürünlerin ayrı toplanması ve etiketlenmesi için bir Avrupa Birliği modeli başlatılacak.

Ufuk Avrupa Programı

Ülkemizde koordinasyonu TÜBİTAK tarafından yürütülen Ufuk Avrupa programı, bilimsel araştırma ve yenilikçilik aktivitelerini tek bir çatı altında topluyor. Ufuk Avrupa programının yeni dönemde ekonomik refah ve kalkınma hedefleri başta olmak üzere, iklim değişikliği ile mücadele, dijitalleşme ve endüstri 4.0 gibi birçok alanda ülkemize fayda sağlaması bekleniyor. Program, araştırma ve teknoloji geliştirme kapasitesinin güçlendirilmesi, üniversite-sanayi iş birliğinin teşviki, program üyesi ve AB’nin iş birliği yaptığı diğer ülkeler ile AB politikaları kapsamında iş birliğinin çeşitli alanlara taşınmasına katkı sağlayacak.

Ufuk Avrupa programının yapısını oluşturan alanlar ve kümeler kapsamında Dijital, Endüstri ve Uzay ile Gıda, Biyoekonomi, Doğal Kaynaklar, Tarım ve Çevre ve İklim, Enerji ve Mobilite hedefleri doğrultusunda döngüsel ekonomiye geçişin sağlanmasına destek verilecektir.

Proje tasarım ve yönetimi

Döngüsel ekonomiyi daha iyi anlayarak toplumsal farkındalık kazanabilir, bu doğrultuda projeler geliştirerek doğa rezervlerinin korunmasına, sera gazı salınımını azaltılmasına, kaynak tasarrufu sağlanmasına ve daha sürdürülebilir bir ekonomik büyümeye katkıda bulunabiliriz. Bu uğurda atacağımız adımlarla gezegenimizi koruyabilir ve yarını değiştirebiliriz. Bunun için öncelikle güncel proje tasarım ve yönetim araçlarını kullanmayı ve küresel standartlarda nasıl daha güçlü projeler geliştirebileceğimizi öğrenmek zorundayız.

Yeni yazılarda görüşünceye dek, iyi okumalar. Öğrenmeye devam edin.

___________________
(*Bu yazı Baki Karaçay’ın “AVRUPA BİRLİĞİ PROJELERİ— Nedir? Neden, Niçin, Nasıl Hazırlanır ve Uygulanır?” adlı kitabından derlenerek yayımlanmıştır.)

Yazar Hakkında

Baki Karaçay (MPA)

iO Akademi'de Eğitmen, Danışman. 25 yılı aşkın süre profesyonel deneyim sahibi Kamu Yönetimi Uzmanı (YL) ve Mühendis / Antalya Valiliği AB Projeleri Koordinatörü (2009-2020). Avrupa Birliği Projeleri kitabının yazarı ve Proje Döngüsü Yönetimi Eğitmeni. Sosyal Psikoloji meraklısı. Fotoğraf gönüllüsü. Webmaster. Bağlama sanatçısı. Kayakçı, doğa yürüyüşçüsü.

Yorumunuzu Ekleyebilirsiniz